köşemiz

Engelli Bireylerde Cinsellik

Engelli bireylerin, tıpkı engeli olmayan bireyler gibi cinsellik ve cinsel sağlıkgereksinimlerinin olduğu bilinmesinekarşın, engelli bireyler hem hizmetalma hem de bilgiye ulaşmadabirçok güçlükle karşı karşıyakalmaktadır.
Engelli bireylerin
Cinsel Sağlık/ÜremeSağlığı ihtiyaçları toplum ve sağlıkçalışanları tarafından göz ardıedilmiştir. Aslında, engelli bireylerinengeli olmayan bireylere göre dahabüyük ihtiyaçları olabilir.
Ayrıca, CS/ÜS hizmetleri sunankliniklerde engelli bireylere yönelikfiziksel engeller, damgalama veayrımcılık olasılıkları da vardır. Bu engeller;
-Taşıma ve / veya kliniklere fizikselerişim, kliniklerde rampa, adaptemuayene masaları eksikliği
-Bilgi verme eksikliği
-Sağlık hizmet sunucularının olumsuz tutumları
-Sağlık hizmet sunucularının engelli bireylerin ihtiyaçlarıhakkında bilgi ve beceri eksikliği
-Sağlık personelleri arasındaki koordinasyonun eksikliği
-Sağlık sigortası yokluğu gibi finansman eksikliği
-Kliniklerde lojistik hizmetlere ulaşım zorluğu

Dünya nüfusunun yüzde 10’u 650 milyon kişiengelli olarak yaşıyor.
İnanılanın aksine engelli bireyler cinsel aktifler
Engelli bireyler HIV / AIDS konusunda riski altındadır
Engelli bireyler üç kez daha fiziksel ve cinsel istismar ve tecavüz mağdurudur ve daha az fiziksel, psikolojik ve adli müdahalelere erişebilirler.
Engelli kişiler genellikle zorla kısırlaştırma, zorla kürtaj ve zorla evliliğe maruz kalmaktadırlar.
Türkiye’de engelli birey oranı %12,29, engelli bireylerden 4 milyon 648 bin 740’ının kadın, bu kadınların %44,5’inin ve erkeklerin %60,88’inin evli ve %40’ının üreme çağında olduğu bildirilmektedir (Türkiye Özürlüler Araştırması2002).

Engelli bireylerde üreme sağlığı sorunları
Engelli bireylerin maruz bırakıldığı yoksulluk ve eğitim, ulaşım, fiziksel çevre erişilebilirliği, rehabilitasyon hizmetleri, diğer hizmetlere erişim, sosyal güvenlik, istihdam ve aile ve sosyal yaşam içinde var olma gibi
gibi pek çok konu erkek ve kadınlar için aynıyken, bazı konularda cinsiyete özgü sorunlar ortaya çıkmaktadır.
Uzun süreli engellilik durumu bireylerin cinsel fonksiyonlarını ve çocuk sahibi olma durumlarını olumsuz yönde etkilemektedir.
Engelli kadınlar için cinsiyete özgü sorunlar
Dünyada engelli bireylerin %51′ ini kadınlar oluşturmaktadır. Engelli kadınların, engelli erkeklere göre daha sık karşılaştığı sorunlar arasında; zorla evlilik, aile içi şiddet, fiziksel, duygusal ve cinsel istismar, gebelik, doğum, ev ile ilgili sorumluluklar ve sorunlar, çocuk yetiştirme gibi başlıklar yer alır. Bununla birlikte engelli erkeklerin cinsel istismar riski kadınlara göre daha azdır.
Toplum içerisinde yaygın olarak kabul gören “kadınlık görevlerinden” biri olan, çocuk sahibi olmaktır ve genelde genç kızlar, bir kadınlık rolü olarak çocuk sahibi olma ve büyütme konusunda cesaretlendirilirler. Engelli kadınlarda ise bu durum tam tersidir. Engelli kadınlar, çocuk sahibi olma konusunda aileleri ve çevreleri tarafından engellenirler. Bununla birlikte engelli kadınların cinsel yaşamları toplumda yok sayılmaktadır. Oysa engelli kadınların
bir cinsel yaşamları vardır.

• Sağ kalım oranları: Engeli olan kadınların hayatta kalma oranları çoğu toplumda engeli olan erkeklere oranla daha düşüktür.
• Kararsız ilişkiler: Bazı toplumlarda kadınların evliliklerinde istikrarsız ilişkiler, hukuki, sosyal ve ekonomik istismar yaşama olasılığı daha yüksektir. “İyi bir anne” ve “iyi bir eş” gibi kadına atfedilen beklentilerin karşılanamayacağı düşünülerek ilişkiden ve toplumun içinden uzaklaştırılmaktadır (Disability Awareness in Action Disabled Women, Resource Kit No. 6).
• Maternal morbidite ve mortalite: Engeli olan kadınlar, cinsel sağlık ve üreme sağlığı hakkında genel bilgi alma ve aile planlaması hizmetlerine erişim ile ilgili daha fazla sorun yaşamaktadırlar.
Fiziksel, davranışsal ve bilgi engellerini daha sık yaşıyorlar ve gebelik-doğum sırasında daha fazla zarar görüyorlar. Engeli olan kadınların hamileliği sona erdirmeleri veya üremeyi engellemeleri ile ilgili baskılar bulunmaktadır.

Engeli olan kadınlarda üreme sağlığı sorunları
Fiziksel engellilik, genellikle kadınlarda adet görme, doğurganlık ve cinsel yanıtı etkilememektedir.
— Spinal kord yaralanması olan kadınlarda ilk aylarda geçici olarak adet görmeme olsa da durum düzelmektedir.
— Tetraplejik kadınlarda adet döneminde hijyenin sürdürülmesinde yaşanan güçlükler kısırlığa neden olabilmektedir. Bu kadınlardaki kısırlık sorunları sıklıkla yumurtlama ve hormon salınımlarının etkilenmesinden kaynaklanmaktadır.
— Engellilik durumu kadının gebe kalmasını çok fazla etkilemezken gebelik sonrası birçok riski beraberinde getirmektedir.
— Bazı tıbbi sorunlar gebelik sırasında şiddetlenebilir, ek sorunlar ortaya çıkabilir ya da doğum sonrası dönemde bazı hastalıklar tekrarlanabilir.
— Orgazm ve uyarılma sorunları gibi sorunlar yaşamaktadırlar.
Fiziksel engeli olan bireylerde %70 oranında infertilite (kısırlık) ile ilgili sorunlar(özellikle fiziksel engeli olan erkeklerde sertleşme ve boşalma sorunları nedeniyle)
Nörolojik durumlarda spermin hareket yeteneğinin bozulması
·Meni kalitesinde ve sperm hareketliliğinde bozulma
(Uzun süreli kullanılan ilaçlar, uzun süre tekerlekli sandalye kullanımı ve tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonları gibi nedenlerle)
Erkelerde üreme sağlığı sorunları
Kaynaklar
• Promoting sexual and reproductive health for persons with disabilities WHO/UNFPA guidancenote
• Cumurcu, B.E. ve ark., Fiziksel Özürlülerde Cinsellik
• TİMUR, S. ve ark., Özürlü Kadınların Üreme Sağlığı Sorunları ve Etkileyen Faktörler, C.Ü. Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi 2006, 10 (1)
• 4 who /unfpa
• 5. VIRGINIA KALLIANES & PHYLLIS RUBENFELD, Disabled Women and Reproductive Rights, Disability &Society, Vol. 25, No. 7, December 2010, 767, http://www.tandfonline.com/loi/cdso20
• Özürlü Kadınlar ve Ayrımcılık Hatice OSUNLUK – Bahar UĞURLU, Fizyoterapist – Özürlüler Uzmanı Başbakanlık Özürlüler İdaresi Başkanlığı
• Disability Awareness in Action Disabled Women Resource Kit No. 6,http://www.independentliving.org/docs2/daa6.pdf
• WORLD REPORT ON DISABILITY, 2011, http://www.who.int/disabilities/world_report/2011/report.pdf
• Kasım KARATAS, Elif GÖKÇEARSLAN ÇİFTÇİ; Türkiye’de Özürlü Kadın Olmak: Deneyimler ve Çözüm Önerileri ;Uluslararası Sosyal Araştırmalar Dergisi, Volume: 3 Issue: 13 Year: 2010

Leave a Reply